19 Nisan 2019 Cuma


DİLRÛBA
Ey Ebu Soraka'nın kızı. Sevabım ve günahım. Öyle baş döndürücüsün ki, Hemedan sokakları gülüşünle yıkanır. Ey güzeller güzeli, Abbasi'nin gülleri seni kokluyor. Ey Sabbah Hümeri'nin maşuğu, 'Yedi İmam' seni Hayber'de bekliyor. İşte çöl ceylanları sana hicret ediyor.
Ey Deylem krallarının sıra yavuklusu, aşk çeşmesi. Toplanma boruları çaldık da kulenin penceresinden görün. Pars hançerleri, Pers pençeleriyle buluştuğunda gülümse.
Ey Teophilos'un soyu, Hasenan'ın gelinliği, İbnü Heyzem'in iki cihanda ahıretliği. Sit seni arıyor. Habernak'ın, Rey'in bülbülleri seni soruyor.
Ey öpülüşü gelincikler gibi yüz kızartan. Alıcı kuşlara ram olan. Ey bıldırcın kuşu. Ey Mısırlı Yusuf'u yollara düşüren. Buhara'nın küstah ve kasvetli yollarında entarisin sürüyen. Ey Cezayirli hadım ağalarının, gözün döndüren.
Yemenli analığının gözleri kan çanağı.
Ey gönüllerin Dilrûba'sı, kürekten vahşi ellerim, senin narin gövdeni adımlar. Yelken direğinden uzun ayaklarım, senin ruhcağzını avuçlar.
Ey Kabil kabilesinin, nazenin ceylanı, Habil habitatından, kızıl yemişli hurmam. Ağzım seni çiğner, seni berkitir. Ey yedi mühürlü kitabım. Paraboller, elipsler ve geometrilerin önünde diz çöktüğü. Usturlapların, pusulaların şaştığı. Ey baygın kokulu Hint kenevirim. Kar serpintilerim, dağ meltemim.
Ey su yollarım, şövalyelerim, veliahtlarım. Gürzüm, kılıcım, kalkanım. Ey güneş diyarlarım. Ey Behram Gur'un Nuşirevan'ı.
Ey hasırlar üstündeki ailesinin umarı. El Yakup'un kumarı. Gecelerin hüneri. Ey Kanatlı At. Çanlar, ezgiler, alaylar seni karşılar. Ey Isfahanlı hacılar, bu 'Hülya' sizin.
Ey Selçuk sarayları, Bizans'ın tiranları, İsmailiye savaşçıları, dünya Tus turnasının bakışları için dönüyor.
Vakkas ve rakkasın çarkı
Onun için salınır.
Yalvaçlar, mehdiler, nebiler
Onun için koşarlar.
Santurlar, kanunlar, neyler
Onun için ağlar.
Dilrûba,
Allah-û Teâlâ, seni yarattığı içindir ki,
Dünya meşgalesi var!..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder